Çiftçiler, göletteki su seviyesinin düşmesi ve suyun kirlenmesi nedeniyle büyük endişe duyuyor. Gala Gölü, özellikle su kuşları için önemli bir dinlenme noktası olmasının yanı sıra, çevre köylüler için de tarımsal su kaynakları sağlıyor. Ancak son yapılan gözlemler, gölün sağlıklı ekosistemini sürdürebilmesi için büyük bir tehlike oluşturuyor.
Gala Gölü’nün Durumu Tehlikeye Girdi: Çiftçilerin Uyarıları
Bir çiftçinin, Pamuklu ve Gala‘dan gelen sulama suyunun durumunu gösteren video, sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. Çiftçi, “Bu su kezzap gibi olmuş, sazın kamışın yüksekliğine bakın. Bu gelen suyla toprak ne kadar verimli olur? Gala’nın içindeki toprak yüksek, bu su artık oksijen bile içermiyor. Balıklar bile can çekişiyor. Bu sudan medet umuyoruz. Allah yardımcımı olsun!” diyerek, suyun kirli ve balık yaşamını olumsuz etkileyen bir hal aldığını belirtti.
Kuraklık ve Düşen Su Seviyesi Gala Gölü’nü Etkiliyor
Gala Gölü’nün geçmişte çok sayıda göçmen kuşa ev sahipliği yaptığı ve doğal yaşam için hayati bir öneme sahip olduğu biliniyor. Ancak uzun süredir devam eden kuraklık nedeniyle göldeki su seviyeleri hızla düşüyor. Çiftçilerin söylediğine göre, kanal yolu ile gelen su da artık Gala Gölü’nün eski canlılığını korumasını engelliyor. Balıkların oksijensiz kalan suda yaşaması giderek zorlaşıyor.
Tarım İçin Tehlike: Su Kaynakları Kuruyor
Kuraklık, sadece ekosistemi değil, tarımsal faaliyetleri de olumsuz etkiliyor. Gala Gölü’nden beslenen tarımsal sulama suyu, çiftçiler için hayati önem taşırken, bu suyun kalitesiz ve kirli hale gelmesi verimliliği düşürüyor. Çiftçiler, bu suyun topraklarına zarar verdiğini ve ürünlerinin sağlıklı büyüyemediğini dile getiriyor. Çiftçilerin bu konuda büyük endişe taşıdığı ifade ediliyor.
Edirne’nin Doğal Kaynakları Tehdit Altında
Edirne’nin doğal kaynakları, özellikle Gala Gölü gibi göller ve sulak alanlar, hem biyoçeşitliliği hem de yerel ekonomiyidestekleyen önemli alanlar. Uzmanlar, kuraklık ve yanlış sulama sistemlerinin etkilerini azaltmak için acil önlemler alınması gerektiğini belirtiyor. Eğer bu doğal kaynaklar korunmazsa, sadece çevre değil, tarım sektörü de büyük zarar görecek.