Dedeağaç’ta yayın yapan e-evros.gr’nin haberine göre Çarşamba günü yapılan tespitte, Ege Denizi’nde faaliyet gösteren 19 balıkçı teknesinden yalnızca biri Yunan bayraklı, 18’inin Türkiye’ye ait teknelerden oluştuğu iddia edildi.

Uluslararası Sular, Millî Gerginlik
Türk balıkçı tekneleri, çoğunlukla uluslararası sularda yasal avcılık yapıyor. Türkiye, kıyılarından itibaren 6 millik karasuları sınırını uygularken, Yunanistan’ın 12 mile çıkarma hakkı uluslararası hukukta yer alsa da Ankara bu değişikliği “savaş sebebi” olarak görüyor. Bu durum, Ege’deki deniz yetki alanları anlaşmazlığını yeniden gündeme taşıyor.
Yunan Balıkçıklar: ‘Avrupa Kısıtlamaları Türk Balıkçılarına Avantaj mı Sağlıyor?’ İddiası
Yunan balıkçılar, AB düzenlemelerine tabi olarak kota, avlama süresi ve tekne tipi gibi birçok sınırlamaya uymak zorunda. Buna karşılık Türk balıkçılar, bu tür kısıtlamalara tabi olmadan aynı sularda faaliyet gösterebiliyor. Bu da Yunan tarafında ‘haksız rekabet’ eleştirilerine yol açıyor.
Bölgede Tespit Edilen Türk Balıkçı Tekneleri:
- Enez (Ainos): Yunus Mumin, İrfan Kaptan, Nail Kardeşler
- Gökçeada: İbo Reis 1, Pehlivan Dayı 2, Tufanoğlu
- Gelibolu: Molla Kadır
- Babakale: Fevzi Doruk 1, Çobanoğulları, Veli Can, Bayramoğlu 10, Ahmet Çoban 1
- Ereğli (Trakya): Akgün Savaş
- Aliağa (İzmir): Kudret Şahin 2
- Poyrazköy (Boğaz çıkışı): Topçu Kardeşler, Kırk Hüseyin
- Şile (Karadeniz kıyısı): Omeroğulları, İbrahimoğulları
- Yunan teknelerinden yalnızca biri: Marina II (Alexandroupoli çıkışlı)
Bölgesel Dengeye Dikkat Çekiliyor
Yunan yetkililer, Türk teknelerinin uzak limanlardan gelerek Ege’nin kuzey bölgelerinde yoğun avcılık yapmasının sadece balık stokları değil, ekonomik rekabet ve sınır güvenliği açısından da risk oluşturduğunu belirtiyor. Bu durumun devam etmesi halinde, diplomatik girişimlerin artırılabileceği sinyalleri veriliyor.


















